4 Nisan 2009

diş ve aşk arasında

sen yanında değilken
kendini eksik ve
mutsuz hisseden bir insanla
bir ilişkiyi sürdürmek
nerdeyse imkânsızdır
sürekli telefon açarlar size
nerede olduğunuzu sorarlar
yanınızda kimlerin olduğunu
"özledim seni" diyerek de bitirirler sözü
her şeyleri sizsinizdir ve
onu terk edememenin baskısı
hayatınızı karartır
giderseniz öleceğini söylerler
ve yaparlar da bunu
denemişlerdir daha önce
ve kıskançlıklarından değil de
kaybetme korkusundan meydana gelir
sizi merak edişleri

aşk acımaya dönüşmüş
ve bir tiksinti halini almıştır

bu tarz bir kadınla
hiç beraber olmadım ama
tanıdığım bir herifle
tanıdığım bir hatun
benzer durumlardan mustarip
biri sürekli arayıp soran bir hatunla
bir diğeri intihara hazırlanan bir adamla
bana meseleyi anlatıp yardım istemediler elbette
isteselerdi de edemezdim
konu hakkında yazabilirim sadece
ve yazıyorum da
her konu hakkında yazıyorum
ne görürsem
ne hissedersem
ben bir kara kutuyum
hayatınızın kara kutusu
rahatsız oluyorsanız
uzak durun

ne diyordum angelika?
terkedilmeye mahkûm insanlar
acı çekmeye mahkûm insanlar
kötü değiller
iyi değiller
yanlış bir gözlük takıyorlar sadece
ve bu yanlış gözlük
kendi varoluşlarını
yalnız olduklarında görünmez adam yapıyor
kendileri için görünmez
herkes görüyor onlar dışında gerçeği

hiç kimse kendini feda etmeye değmez
hayat;
yaşamaya değer bir ürün olmadığı gibi,
uğrunda ölmeyi hak edecek bir ürün de içermez
insanlar tanrının icat ettiği ürünlerdir
hepimizin farklı bir barkodu vardır ve
herkes herkes için
mutlak değer içine alınmadığı sürece
başkalarının hareket tarzından dolayı
acı çekmeye mahkûmuz
acıyı dışlamıyorum
dışardan bakan insanlara
komik görünen acıları dışlıyorum
acı gibi görünmeyen acıları
"o olmadan yaşayamam"ları mesela
yaşarsınız
herkes herkessiz yaşar
kimsesiz kalmaktan daha kötüdür
kimseyi konuşmaya değer bulamamak

diş ağrısı
aşk ağrısına beş basar ve
yine de çözümü intihar değil
alkol ya da
dişçi olur
ve dişimiz
sevgiliden daha önemli olabilir çünkü
yerine yenisi çıkmaz
ne dersiniz?

çocukça şeyler yazıyorsun girdo


4.nisan.2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder