4 Ağustos 2019

"vergilendirilmemiş kazanç kutsaldır"

"vergilendirilmemiş kazanç kutsaldır"
en son bakkaldan ne zaman sigara aldığımı hatırlamıyorum, epey epey uzun yıllar önceydi. bugünse tütüncüden iki arap kağıdı aldım, biri arkadaşıma, yan tezgah. parasını da istemedim, o da vermeye yeltenmedi zaten, bi liranın hesabı mı olur?
oysa bir dal sigaranın hesabı dönmeye başlamış gene twitlerde, her zamda aynı geyik; "bırakıyorum" "sağlığa zararlı" "tütün iççem" tripleri..
alkol almazsam temizinden iki paket, alırsam miktara göre 3-4 paket içiyordum eskiden.. şimdi her şey dahil 40 liraya bir ay çıkıyor, sigara içme miktarım hiç azalmadı, nerdeyse 20 yıldır bi gram azalmadı. üstelik iki yıl önce gece öksürüğü dalgasından röntgen çekildim, ciğerler tertemiz, geniz kaynaklı öksürük dedi doktor.. geçti üç güne. onu da, o günlerdeki sevgilimin ısrarına çekildik... 74 yaşıma kadar anlaşmam var halbuki, ölmem. her neyse.
sahte içki, yok pardon içkinin sahtesi olmaz, hatta devlet onaylı vergili ve destekli olmayan her şey en gerçektir, ev/el yapımı diyelim, içkiden de ölmedim çok şükür 20 yıldır (ölenler kör olanlar var evet ama biraz dikkat biraz güvenilir kanallar lütfen)
sonuç olarak, bugün de her tekel zammı sonrası tezgah önü kulak misafiri olduğum muhabbetlerde gündem, "bırakçam", "tütüne döncem"
hala mı dönmediniz? gerçekten mi? isyanda mı etmediniz hiç bu duruma? hala mı? herhangi bir olumsuzluğa isyan etmeyi hiç mi içinizden bile geçirmediniz yoksa? kadere isyan dışında?
bazıları da tütüne güvenmiyor, bana gelip tekel sigarasının daha sağlıklı olduğunu söyleyen denyoya beş yıl önce üşenmedim şu cam filtrelerden aldım, beş tütünün bıraktığı izi bir tekel sigarası bırakıyordu, eğer korkunuz buysa. üç hafta öksürük balgam, sonrası temiz.. hatta eskisinden daha temiz..
daha az vergi vermek için elimden geleni yaptım hayatım boyunca, çünkü üç kuruşa minimal ihtiyaçlar bile karşılanmıyor yavru. yirmi yıldır işporta açarak vergisiz kazanç elde edip, bu esnada ara boşluklarda uzun/kısa vadeli (kış) 30 fabrika gezdim..
bu şekilde hiçbir şey değişmeyecek, çünkü bu şekilde yaşayan ve düşünen insanlar olarak azınlığız, bunu biliyorum, ama en azından o sokakta saatlerce oturup, görünür olmak ve dokunmak, temas etmek (fiziksel temastan bahsetmiyorum) ve en azından günde bir kişinin aklını çelerek, ama uzattığım boş beleş fotokopiksel zilzuratlarla ama konuşarak, kendime artı bir ekliyorum... görünmek/dokunmak/temas etmek.
bu esnada günde 10 kişiye fanzinin ne olduğunu anlatıp (son beş yıldır fanzin algısını da siktiler ülkede o ayrı) yirmi kişiye adres tarif edip en az üç kişiye sigara sarıp, 100 tane hatuna bakıp, 1000 kadar insanın göz bebeklerinin içini görmeye çalışıyorum, hemen kaçırırlar gözlerini, ayrı..
ve inatla, ve ısrarla, izmir'de kendine "anarşist" sıfatını yakıştıranlardan uzak duruyorum (bir kaç istisna hariç)
çünkü kendi aranda kuram tartışmak, kendin gibi insanların takıldığı mekanlarda çene çalmak, ve barlara sıkışıp kalıp, içip sızıp sonra ertesi gün aynı döngüye hapsolmak, sizin de muhalif olduğunuz kesimden bir farkınız olmadığını gösteriyor bana..
not: kendimi dillendirmek değildi maksatım.. bana son iki yıldır bok gibi giden tezgahı niye hala açık tuttuğum ya da takıya vs dönmediğim soruldu dün, yakın bir arkadaşımın yakın bir arkadaşı tarafından... "inat mı hobi mi heves mi vs vs", ya da bir diğer her gün sinyal ile kimyasal peşinde koşan elemanın çarşamba sorduğu gibi "zengin piçi misin?"
el cevap budur. uzun oldu. mazur görün..
takı da yaptım bu arada 2001-2003 arası biliyorum yani işi. karşı da değilim, yan tezgahta gördüğüm en iyi hand made takıcı dostum varken bana düşmez o. he bu arada artık adres sorandan bir lira, "bunlar ne" diyene fanzinin ne olduğunu anlatmak 50 kuruş, adres sorup anlamayıp üç kere tekrar ettirenden 3 lira, gelip akıl verenden de 180 km hız alıcam - kaçmak için.. : ))
--
"on changera le monde que vous le vouliez ou non"
"istesiniz de istemeseniz de dünyayı değiştiricez" Keny Arkana







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder