6 Aralık 2008

7.

büyük ikramiyeyi kazanamadığın ya da
zengin bir kadını kafalayamadığın sürece
ölene dek çalışman
kaçınılmaz dedi

birçok iyi dönemlerin de oldu
ve hayatının
bundan sonraki evresinde
geçmişte teptiğin fırsatlar
tekrar önüne çıkmayacak
ve piyango bileti de almazsın sen asla
ya da bir kadın için para ödemediğin gibi
para için bir kadına ödün de vermezsin
her şey bir düşten ibaretti
ve öyle de kaldı

artık
kaçınılmaz olan tek gerçekle
burun buruna geldiğin zamandasın
ölene dek sürecek olan vardiyalar

emeklilik yaşı
ortalama yaşam ömrünün
kat kat üstündeyken
üstelik doktorlar
böyle gidersen
birkaç yıl daha yaşarsın derken
sen yine de
alkol ve sigaraya devam edip
ölmeyeceğini iddia ediyorsun
ölümsüz olduğunu
talihin senden yana olduğunu

değil oysa
ve ölümsüz de değilsin
ve talih yüzüne gülse bile
somurtarak sırtını döner
ve bir çukur daha kazarsın kendine

ya da tüm felaketler
ardı ardına gelirken
isyan etmekten öte
yeter bile demezsin

biliyorsun çünkü
eğer isteseydin
düşledikleri her şeyi yapabileceğini
ve gücün vardı buna
mühendis olmaya mesela
ya da doktor
hakim
savcı
olmadın ama
olmak istemedin

ve yazılarının
beş para etmeyeceğini söyledi herkes
fanzinlerinin
bir boka yaramadığını
adam olmayacağını
“size ne!” dedin onlara

kapana kısıldığını düşünürken herkes
isyan ederken
mutsuz olmayı sürdürürken
sen
yarattığın o küçük evrenin
tanrısı olmaya devam ettin

ufak bir oda
boğuk bir tını
nem ve rutubet
alkol kokusu
uhu kokusu
duman altı geceler

böyle iyiyim ben dedin
böyle iyiyim
şikâyet yok
pişmanlık yok
alınganlık yok
her şey olması gerektiği gibi
her şey hak ettiğim gibi
kimse bana bir şey vaat etmedi
ben kimseye bir söz vermedim

siz şimdi orada
mutsuzluktan inlerken
ve elde edemediklerinizin
düşünü kurarken
bana gelip de
boktan yazıyorsun demeyin
ya da beş para etmediğimi

biliyorum bunları
bunları biliyorum
hemen hemen her şeyi
ama değişmeye ya da
gelişmeye çalışmıyorum
beynim kendi rayında ilerliyor
yaşananlardan memnun olmasa da
kendi halinden memnun

pişman değil
mutsuz değil
mutlu değil
hayal kurmuyor
oyalanıyor sadece
girdap oyalanıyor
hemen hemen her şey bundan ibaret
oyalanmak

oya topu at
ayşe zili çal

seviyordum okuma fişlerini
onları kesip kesip
yeni cümleler üretmeyi

ve hiçbir şey değişmedi aslında
şimdi de gazeteleri kesip
sonra yapıştırıyorum
kolaj deniyor adına

bir ilkokul çocuğu kadar
mutlu olabilirim artık
farkına vardığım şeyleri
göz ardı edersem

ya da sekseninde bir nine kadar
mutsuz olurdum,
istemediğim şeylerin peşinden
iyi bir gelecek için koşup
sonra pişmanlık çekseydim

yapmadım ama

bir kadın geldi
bir kadın gitti
elde var iki
böyle düşündüm
hâlâ böyle düşünüyorum

kimseye küsmeden
kimseye kızmadan
anlamaya çalışmadan hiçbir şeyi
ve aldırmadan geçip giden zamana
dört duvar arasında
kendimle ödeşiyorum

size iyi bir şiir borcum yok
boktan olması
sadece beni ilgilendirir
ve boktan olduğunu düşünseydim bile
şifonu çekmezdim


6 aralık 2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder