29 Eylül 2008

“şiir tadı yok”

güneşe karşı işedim bugün
sonra gidip,
köpek kokoreci yedim
bulutların üzerinde.
ölmeden önce dedim kendi kendime
ölmeden önce
hiç kimsenin bir bok anlamadığı
ama çok beğenip alkışladığı
şiir tadında bir şeyler yazmalısın artık
gerçek bir şiir
ağdalı dizeler olmalı
üzerinde üç gün düşünülmüş cümleler
her saat başı sırasını değiştirmelisin kelimelerin
ve aynada kendine baktığın gözle bakmalısın
işin bittiğinde
biraz jöle sürmelisin mesela başlığa
ve birine gidip danışmalısın
“siyah kazağımın üzerine
yeni aldığım mavi eteğim uyuyor mu” diye
hayır derlerse
yeniden dizilmeli mısralar
akıcı olmalı
derin olmalı
kafiyeli olmalı
yüksek bir sanat barındırmalı
kimse hiçbir şey anlamamalı

bunu denedim bugün,
ve güneşe karşı işedim,
hafif melankolik bir gün batımı vardı
aşıklar sırt sırta vermiş
duruyorlardı nefrete karşı
gözden ırak bir köşede
şezlong kurmuştu bira şişesine
ihtiyarın teki
güldüm sonra imgelemlerime
ve yemin ettim kendi kendime
ayarını tutturana kadar
bir daha size sunmayacağım diye
bu basit ve
yeterince pişmemiş satırları

not: 45 dakika ateşte bekletip öyle servis ediniz


29.eylül.2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder