şimdi
ben burada oturmuş
hiç
bir şey yapmadan bekliyorum
insanlar
gereksiz işlerde çalışmaya devam ederken
ben
sıramı savdım
oturdum
ve bekliyorum
sıranın
tekrar bana gelmesini
uyumayı
uyanmayı
ve
işe gitmeyi
ve
eve gelmeyi
ve
sıranın tekrar bana gelmesini
böylece
devam ediyor bu oyun
kimine
göre yaşamın
şu
anki formuna göre
sürebilmesi
için
herkes
çalışmak zorunda
çünkü
ihtiyaçlarımızı üretmek zorundayız
çünkü
paraya ihtiyacımız var
çünkü
o parayla
bizim
gibi paraya ihtiyacı olanların ürettiği
giysiler
yiyecekler canavarlar satın almamız gerekiyor
çünkü
o parayla faturalarımızı ödemek zorundayız
çünkü
bizim gibi çalışan insanların
bizim
satın aldığımız şeylerden gelecek olan paraya ihtiyacı var
yani
olay tamamı ile bir ihtiyaç meselesi
karşılıklı
yardım ve dayanışma
hep
beraber üreticez
hep
beraber tüketicez
olay
bu kadar basit yani
yaşamaya
ihtiyacımız yok
nefes
almaya ihtiyacımız yok
şöyle
keyfimizce oturup
“evet
lan karşımdaki duvarda sonsuzluğu gördüm” diyemeyiz
çünkü
sürekli hareket halinde olmamız gerekiyor
bir
yere gitmemiz - bir yerden gelmemiz
telefonumuzun
çalması
ve
çalınan hayatlarımızı umursamamamız gerekiyor
çünkü
bir çıkış yolu kalmadığında
içine
sokulduğun kafesi görmezden gelirsin
kendini
aptal yerine koymak için
ve
ben kendimi aptal yerine koymadan nefes alamıyorum
ama
bu aptallık rolünden de
hiç
hazzetmiyorum
yani
her şey normal aslında
normal
olmayan benim
her
şey aslında sadece bana ters geliyormuş diye düşünüyorum
aslında
ben de sizler gibi
“aa
evet adam haklı personel eksikliği var” demeliyim
aslında
ben de sizler gibi
“ekonomik
kriz var adamlar haklı” demeliyim
sonra
gözlerimi kapatıp
bana
sunulan yaşam şeklini
gayet
doğalmış gibi kabul etmeliyim
başka
bir yaşam şekli olamazmış gibi yani
sonra
işe gidip eve gelmeli
hatta
iyice kafeslenmek için evlenip
bir
çocuk dünyaya getirmeliyim
pardon
3 çocuk istemiştiniz öyle değil mi?
sonra
ne vardı?
emekli
olucam da nolucak ki
ben
dünyaya çalışmak için geldim
üretmeliyiz
ki tüketebilelim
herkesin
bir işe ihtiyacı var
herkesin
paraya ihtiyacı var
yani
olay sadece
yaşamın
sürmesi için
günde
birkaç saatini satmak
hafta
içini satarak
hafta
sonunu kazanmak
ben
işe gitmeliyim ki misal
siz
yolculuk yapabilesiniz
yoksa
bagajlarınızı kim taşırdı
mesela
bir başkası da
son
derece moderen bir restoranda
“buyurun
ne alırdınız” demeli
sonra
bir başkası
girdiğiniz
bir sinemada siz yer göstermeli
birileri
bir film çekmeli
biz
de işte ne bileyim
zaman
geçsin ya da
kız
arkadaşımızı götürelim diye
onu
sinemaya götürmeliyiz
sonra
birileri bu işten para kazanmalı
o
kazandıkları para ile uçağa binmeli ki
biz
de para kazanalım
yani
olay karşılıklı alışveriş
her
şey olabilecek
en
normal halinde yani
giderek
de olağanlaşıyor her şey
yani
kabul edilir bir şekle falan giriyor
ve
birileri bundan hiç hoşlanmasa da
onların
da paraya ihtiyacı var
onlar
da çalışmak zorunda
ama
emin olun ki
kafaları
çok ani atar
ve
geleceği düşünmezler
ve
siz onlara böyle ukalaca
“geleceksin
işe, izin yok” derseniz
bir
de bakmışsınız ki
yeni
bir işe yerleşmiş
sonra
başka yeni bir işe
sonra
başka yeni bir iş
yani
aslında o da çalışıyor
ama
sürekli çalışmaktan kaçıyor
oradan
oraya oradan oraya
orta
oyunu geldi aklıma
birde
orta dünya
birde
ortalık orospusu
bunlar
öyle rastgele
bir
anlık çıkıveren
çağrışımlar
sadece
bir
anlamı yoksa bile
hoş
bir akış sağlıyor
ve
açıkçası hepiniz aptalsınız
ve
açık olan şu ki ben de aptalım
ve
biz bu dünyanın en aptal türü olarak
zeki
falan olduğumuzu zannediyoruz
dünyanın
tek zeki varlığı biziz
ve
zannediyorum ki
örneğin
kuşlar
bizden
nefret ediyor
sonra
balinalar
onlar
da bizden nefret etmekte
ayılar
bize gülüyor mesela
ve
sonra biri
böyle
işte ne bileyim
abuk
sabuk dizeler yazıp
onları
boşluğa fırlatıyor
ve
sadece sadece sadece
şöyle
bir on sekizinci dünya savaşından sonra
geriye
kalan on sekiz bin insanın
çok
daha güzel bir dünyada
fazla
üremeden yaşayabileceğini düşünüyor
ama
bir insanı öldürmek suç olduğu için şimdilik
kalabildiği
kadar dışında kalmaya çalışıyor aptallık dehanızın
bu
abuk sabuk yaşam anlayışınızın
evden
dışarı çıkmak istemiyor mesela
ve
eğer bir gün başarırsa
hiç
evden çıkmadan
sadece
yazarak
ve
sizi aptal yerine koyarak
ama
harikulade olduğunuzu sandırarak
yazmaya
devam edecek
ve
gülecek insanlara
ve
her ne kadar huzurlu olmasa da
biraz
nefes alacak dört duvar arasında
kendiyle
baş başa
ve
çok küstahça bu
evet
evet çok küstahça
22.mart.2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder