5 Şubat 2014

plastik enjeksiyon kalemi

bu gece
yeni bir şeyler yazmaya
başlamanın zamanını aştım
çünkü yarın
olan iş
erken kalkmayı
gerekli kıldığı için
onbirden sonra
başlanılan heceleme çabaları
ertesi günün telaşıyla
yarım bırakılabilir

oysa, “önemli olan yazmaktır”
diyebilir şu an biri
“çalışmaktan ya da paradan daha önemlidir de”
diye ekleyebilir hatta başka biri
her şeye tercih edilebilir zannederler
yazmanın
yani bir şeyler yazabiliyor olmanın
yarattığı sahte çekiciliği

oysa bu gece
ben
bedeli
hayatım boyunca hiçbir şey yazmamak olan
bir anlaşmaya imza atıp
sonucunda hiç çalışmamayı
tercih edebilirim

sadece bu gece değil
hayatımın herhangi bir evresinde
yazmaya tercih edebileceğim
bir çok şey olabilir moruk
o kadar da önemli değil bu

mesela şu an
yani az sonra
yazının başından kalkıp
işeyeceğim
ah evet
geçmişte yazdığım
bir saçmalığı
farklı bir düzeyde
tekrar ettim
bir dakika geliyorum

geldim
ne diyordum?
işedim…
mesela abi
hayatımdaki tüm sıkıntıların
bertaraf edildiği vakit
sadece karnımı doyurma telaşından
mustarip olmayacağım gün değil
bu yüzden hiçbir canlının
fiziki veya ruhani
bir katliama maruz bırakılmayacağı an da
yazmaya karşı
bir gereksinim hissetmeyebilirim

herhangi bir ağaçtaki
meyveyi koparma
özgürlüğüne sahip olsak
yani onu aşılamak
ya da tohumunu satmak için
kafa yormak zorunda bırakılmazsak
neden bahsedelim ki
yazıyla bu buhranî
meselelerin getirdiği
angarya sıkıntılardan


gerçekten angarya ama
çektiğimiz çoğu sıkıntı

sıkıntının bizzat kendisi
burada, angarya olan
mantıksız
çalışmak
bizim gibi çalışanların
ürettiği materyallere ve masallara
geçici ya da kalıcı
sahiplik belgesini
hak etmek için

hak etmek mi, dedim?
o ne ki?
kim uydurdu?
çok güzel sayaçlarım var
plastikten
plastikten düğmelerim
fırınlarda kullanılanlarından
ve plastikten her ne varsa
basıp verebileceğim
makineleri kullanma bilgim
var yani
o yüzden gerekiyor
sabahın sikinde
hatta sabahın ereksiyonundan da önce
uyanıp bir yere gitmem
bu bir yer, iş abi
fabrika
paprika adında bir film var bu arada
15 yaşındaydım onu izlediğimde
onaltı yaşından sonra girebileceğiniz
bir salonda görmüştüm
içeri girmeden önce bakılan kimliğimde
bir oynama yapılmadığı halde üstelik
gişedeki elemana
iki yerine dört vermeyi
teklif edince liseden bir arkadaşım
lisedeydim yani
film, erotikti
ben değildim
hiç olmadım
bizim iş yeri çok erotik ama
hatta pornografik abi
hatta tüm işyerleri öyle
hatta işin içinden
grafiği atabiliriz
direk porno bir şey, çalışmak
patronla orgy yapıyoruz
hepimize karşı tekler

nerden nereye
öyle değil mi?
demiştim ama
daha en başında demiştim
bir şeyler yazmak için
saat bir hayli geç
ertesi günün telaşı
işin içine karışıp
bir yılan gibi tıslayabilir


oysa moruk
bildiğim bu
plastik enjeksiyon kamışı
size her şeyini bedelsiz
sunabilecek bir adamın
hiçbir şeyi, para hesabını yapmadan
alamamasına yol açar
hatta çağrıldığın hiçbir yere
saat ve gün hesabı yapmadan
gidememene ve
zamanla
beleşe verdiğin harf kırıntılarını
satsam, para eder mi düşünc…
dur dur, bi dakika…
hayır! asla!
gerçekten asla!
hiç öyle düşünmemiştim miydim?

yarın iş var
gideceğim muhtemelen
ve bu kelimeleri yazmak için
uykumdan çaldığım dakikalardan
daha ucuz olsaydı
sekiz ile dört arasını kapsayan
yarın ki saatlerim
sizin için oturup
sabaha kadar
bu sikik modernizmin
ve post’unun ve pre’sinin
çok ötesinde ve berisinde
bir zamanı anlatan
hikayeler yazabilirdim
“gerçek mi?” diye
şüphe duyabileceğiniz

ama
dediğim gibi dostlar
yarın iş var ve
artık uyku vakti geldi
ve çalışmak yerine yazmayı tercih etme
lüksüne sahip olan
ve bu edebi bokları
bir takıntı haline getirip
amaçsallaştıran hıyarlara
dileyebileceğim
hiçbir iyi gece olmayacak

gündüzlerinin sona ermemesi için
güneşlerimizi kapatanlara karşı
bizimle beraber olup
kalemlerinin de kırılmasından
endişe duymadıkları sürece


5.şubat.2014 – 23:45

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder