bu
gece
yeni
bir şeyler yazmaya
başlamanın
zamanını aştım
çünkü
yarın
olan
iş
erken
kalkmayı
gerekli
kıldığı için
onbirden
sonra
başlanılan
heceleme çabaları
ertesi
günün telaşıyla
yarım
bırakılabilir
oysa,
“önemli olan yazmaktır”
diyebilir
şu an biri
“çalışmaktan
ya da paradan daha önemlidir de”
diye
ekleyebilir hatta başka biri
her
şeye tercih edilebilir zannederler
yazmanın
yani
bir şeyler yazabiliyor olmanın
yarattığı
sahte çekiciliği
oysa
bu gece
ben
bedeli
hayatım
boyunca hiçbir şey yazmamak olan
bir
anlaşmaya imza atıp
sonucunda
hiç çalışmamayı
tercih
edebilirim
sadece
bu gece değil
hayatımın
herhangi bir evresinde
yazmaya
tercih edebileceğim
bir
çok şey olabilir moruk
o
kadar da önemli değil bu
mesela
şu an
yani
az sonra
yazının
başından kalkıp
işeyeceğim
ah
evet
geçmişte
yazdığım
bir
saçmalığı
farklı
bir düzeyde
tekrar
ettim
bir
dakika geliyorum
geldim
ne
diyordum?
işedim…
mesela
abi
hayatımdaki
tüm sıkıntıların
bertaraf
edildiği vakit
sadece
karnımı doyurma telaşından
mustarip
olmayacağım gün değil
bu
yüzden hiçbir canlının
fiziki
veya ruhani
bir
katliama maruz bırakılmayacağı an da
yazmaya
karşı
bir
gereksinim hissetmeyebilirim
herhangi
bir ağaçtaki
meyveyi
koparma
özgürlüğüne
sahip olsak
yani
onu aşılamak
ya
da tohumunu satmak için
kafa
yormak zorunda bırakılmazsak
neden
bahsedelim ki
yazıyla
bu buhranî
meselelerin
getirdiği
angarya
sıkıntılardan
gerçekten
angarya ama
çektiğimiz
çoğu sıkıntı
sıkıntının
bizzat kendisi
burada,
angarya olan
mantıksız
çalışmak
bizim
gibi çalışanların
ürettiği
materyallere ve masallara
geçici
ya da kalıcı
sahiplik
belgesini
hak
etmek için
hak
etmek mi, dedim?
o
ne ki?
kim
uydurdu?
çok
güzel sayaçlarım var
plastikten
plastikten
düğmelerim
fırınlarda
kullanılanlarından
ve
plastikten her ne varsa
basıp
verebileceğim
makineleri
kullanma bilgim
var
yani
o
yüzden gerekiyor
sabahın
sikinde
hatta
sabahın ereksiyonundan da önce
uyanıp
bir yere gitmem
bu
bir yer, iş abi
fabrika
paprika
adında bir film var bu arada
15
yaşındaydım onu izlediğimde
onaltı
yaşından sonra girebileceğiniz
bir
salonda görmüştüm
içeri
girmeden önce bakılan kimliğimde
bir
oynama yapılmadığı halde üstelik
gişedeki
elemana
iki
yerine dört vermeyi
teklif
edince liseden bir arkadaşım
lisedeydim
yani
film,
erotikti
ben
değildim
hiç
olmadım
bizim
iş yeri çok erotik ama
hatta
pornografik abi
hatta
tüm işyerleri öyle
hatta
işin içinden
grafiği
atabiliriz
direk
porno bir şey, çalışmak
patronla
orgy yapıyoruz
hepimize
karşı tekler
nerden
nereye
öyle
değil mi?
demiştim
ama
daha
en başında demiştim
bir
şeyler yazmak için
saat
bir hayli geç
ertesi
günün telaşı
işin
içine karışıp
bir
yılan gibi tıslayabilir
oysa
moruk
bildiğim
bu
plastik
enjeksiyon kamışı
size
her şeyini bedelsiz
sunabilecek
bir adamın
hiçbir
şeyi, para hesabını yapmadan
alamamasına
yol açar
hatta
çağrıldığın hiçbir yere
saat
ve gün hesabı yapmadan
gidememene
ve
zamanla
beleşe
verdiğin harf kırıntılarını
satsam,
para eder mi düşünc…
dur
dur, bi dakika…
hayır!
asla!
gerçekten
asla!
hiç
öyle düşünmemiştim miydim?
yarın
iş var
gideceğim
muhtemelen
ve
bu kelimeleri yazmak için
uykumdan
çaldığım dakikalardan
daha
ucuz olsaydı
sekiz
ile dört arasını kapsayan
yarın
ki saatlerim
sizin
için oturup
sabaha
kadar
bu
sikik modernizmin
ve
post’unun ve pre’sinin
çok
ötesinde ve berisinde
bir
zamanı anlatan
hikayeler
yazabilirdim
“gerçek
mi?” diye
şüphe
duyabileceğiniz
ama
dediğim
gibi dostlar
yarın
iş var ve
artık
uyku vakti geldi
ve
çalışmak yerine yazmayı tercih etme
lüksüne
sahip olan
ve
bu edebi bokları
bir
takıntı haline getirip
amaçsallaştıran
hıyarlara
dileyebileceğim
hiçbir
iyi gece olmayacak
gündüzlerinin
sona ermemesi için
güneşlerimizi
kapatanlara karşı
bizimle
beraber olup
kalemlerinin
de kırılmasından
endişe
duymadıkları sürece
5.şubat.2014
– 23:45
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder