6 Eylül 2014

denek

denek

bir sigara yaktı. ardından bir sigara daha. ilkini kül tablasında görünce fark etti, biri bitmeden diğerini yaktığını.

barda oturuyorlardı. evlerindeki barda. yani oturma odasında. arkadaşlarıyla. bir mucizeyi bekliyor gibiydiler.

hava kararmıştı ve saat dokuza geliyordu. bir eylül gecesi. evde. ölümüne sarhoş bir halde.

sabahın erken saatlerinde içmeye başlamış ve hiç ara vermemişti henüz. dün de böyle geçmişti. ondan önceki de. ve şimdi kül tablosunda kendisine ait üç sigara olmuştu. biri bitmeden diğeri, diğeri bitmeden öteki. orospu, dedi, bu sigaralar çok orospu, kibrit de pezevenkleri.

ne anlama geldiğini bilmediği onlarca cümle kurup duruyordu. televizyonu açın dedi ardından. televizyonu açalım adamım. sayısal oynamıştım dün akşam.

buradan günün cumartesi olduğunu çıkartıyoruz. ve henüz kaç kişi olduklarını bilmiyoruz. ben de bilmiyorum. henüz kurgulamadım bunu. belki de asla kurgulayamıycam. çünkü sıkılıyorum.

sabahtı. sabahın erken saatleri. ve alkol almam yasaktı çünkü ilaç kullanıyordum. psikolojik saçmalıklar. akineton, rixper, serequal, çay veya kahve ve su ve sigara ve bi parça ekmek. sayısal oynamayı da unutmuştum hem. evden çıkıp büfeye gitmeye de mecalim yoktu. uzaktı sayısalcı. evde oturmuş, akineton kafasının geçmesini beklerken bir sigara yaktım. ardından bir sigara daha, biri bitince diğeri.

yazamıyordum. farkındaydım. sıkılmıştım. hemen hemen her şeyden. ölüme doğru bir hamle daha yapıp, çakmağa uzandım. kimse gelmeyecekti. kimseyle görüşülmeyecekti. kimse görüşmeyecekti. kimseyle görüşmeyecektim. tümcelerde ki yüklemin şahıs durumuna karar veremiyordum son zamanlarda. deneysel takılıyordum.

sikerim işini deyip istifa ettiğimde başladı her şey. hatta daha önce, kolum kırılıp da rapor aldığımda. en güzel zamanlarımı geçirdim ardından gelicek en kötü zamanlarımı hesap etmeden.

ve şimdi burada durmuş, bir öykü çıkarmaya çalışıyorum. öykümden kendimi çıkarıp yazmayı. baştan başlayak mı?

bir sigara yaktı. ardından bir sigara daha yakamayacağının bilincinde olarak. bitmişti sigara. ve para yoktu. ve bakkal artık yazmıyordu. bekledi. ta ki lanet telefon peş peşe iki kez çalana dek. günlerden cumaydı ve sayısala umut bağlamışsa, bitti demekti. ruhen ve bedenen bitik. her iki telefon çalması da bankalardan geliyordu ve açmıyordu telefonları.

bir iş bulmalıyım dedi. ama önce beni sarhoş eden haplardan kurtulunulmalı. barda oturuyorlardı. alsancak’ta ki barda.

kimseye hiçbir şey anlatmadan eve geldi. intihara göz kırıp, ocağa açtı. sigara ile yakarak. bir şeyler yemeli dedi.  sarhoş olamayacak kadar içebiliyordu, belki bir bira. günlerden cumartesiydi ve rakamlara inanmıyordu, sözel loto gibi bir şey olsa, öykülerini sürerdi sahaya. yapmadı. bekledi. ta ki, hapın getirdiği uyku, bedenini bir süreliğine teslim alana kadar. sigara üstüne sigara, fiyasko üstüne fiyasko. dedi ve uyudu.


6.eylül.2014 – 12:12 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder